top of page
Search
Av. Can BAŞOĞLU

SÜRELİ FESİHTE İŞÇİNİN KİŞİLİĞİNDEN VE ÖZEL HAYATINDAN KAYNAKLANAN NEDENLER

Updated: Sep 20, 2019

İş Kanunu 8. maddeye göre iş sözleşmesi, bir tarafın (işçi) bağımlı olarak

iş görmeyi, diğer tarafın (işveren) da ücret ödemeyi üstlenmesinden

oluşan sözleşmedir. Sözleşmeler hukuku yönünden bakılırsa iş sözleşmeleri

taraflar arasında sürekli edim oluşturan, karşılıklı borç doğuran

bir sözleşmedir. Taraflardan işveren temel olarak ücret ödeme borcu altındayken

işçinin temel borcu ise iş görmedir. Bunun yanı sıra işverenin

işçinin kişiliğini koruma, eşit davranma, işçileri psikolojik tacize karşı

koruma gibi borçları olmasına karşın işçinin sadakat, özen gösterme rekabet

etmeme teslim ve hesap verme borcu vardır. İş sözleşmeleri işçinin

ölümü, ikale sözleşmeleri belirli süreli sözleşmelerde sürenin sona ermesi

gibi yollarla sona erebilir. İş sözleşmeleri işçi veya işverenin tek taraflı

irade beyanı ile de sona erebilir. Taraflardan birinin iş sözleşmesini sona

erdiren bu irade beyanına fesih bildirimi denir2. Belirsiz süreli iş sözleşmelerinin

sona ermesi bakımından 4857 sayılı İş Kanunu geçerli nedenle

ve haklı nedenle fesih olarak iki yol öngörmüştür. Her iki fesih türünde de

karşı tarafa fesih bildiriminde bulunulması gerekmektedir. Fesih bildirimi

iş sözleşmesini belirli bir sürenin geçmesiyle veya derhal sona erdiren

karşı tarafa yöneltilmesi gereken bir irade beyanıdır3. Fesih bildirimi iş

sözleşmesini sona erdiren bozucu yenilik doğuran bir haktır. Bu hakkın

İş Kanunu 18. maddede geçerli nedenle fesih düzenlemeleri ile 24 ve 25

inci maddelerde haklı nedenle fesih düzenlemeleri doğrultusunda kullanılabilir.

Çalışmamızda geçerli nedenler ile haklı sebepler arasındaki ayrıma

değinildikten sonra işçinin özel yaşamı ve kişiliğinin geçerli nedenle

fesihte için sebep teşkil edip etmeyeceği hususu incelenecektir.

10 views0 comments

Recent Posts

See All

Comments


bottom of page